Midyede Hijyen Olur Mu?
Popüler sokak lezzetlerimizden biri olan midye, Türkiye’de çekilen ve sosyal medyada gündem olan bir video ile tartışma konusu yaratıyor. Midye üreticisi yerde yığın halinde bulunan midyeleri bir makine içine atarak yıkıyor. Ancak hazırlık sürecinden temizleme aşamasına kadar çeşitli ifadeleriyle birlikte hijyen ve denetim eksikliğini gözler önüne serip bu kadarı olmaz ki dedirtiyor.
Güvenli ve Temiz Midyeler için Neler Yapmalı, Nelere Dikkat Etmeliyiz?
Midyeler çevrelerindeki suyu süzerek beslenen canlılardır. Bu özelliklerinden dolayı zararlı mikroorganizmaları ve ağır metal kirliliği varsa ağır metalleri üzerinde biriktirebilmektedirler. Tüketim öncesi yapılan arındırma ve temizleme işlemi depurasyon olarak da bilinmektedir. Temiz su içinde bekletilerek yapılır. Depurasyon işlemi midyelerin biriktirmiş olduğu zararlı mikroorganizmaların uzaklaştırılmasını sağlar. Bu açıdan önemli bir işlemdir. Tüketici sağlığı açısından tedarik noktaları bu işlemi sorgulamalı ve talep etmelidirler.
Midyeler öldükten kısa süre sonra bozulmaları başlamaktadır. Kabuklarının kapalı olması veya dokunulduğunda kapatması onun canlı olduğunu gösterdiğinden kabukları kapalı olanlar tercih edilmeli, hoş kokusu olmayan, yumuşamış ve uygun renkte olmayanlar tercih edilmemelidir. Muhafaza edilmesi gerekiyorsa mutlaka buzlanarak veya soğutucu araçlarla nakledilmesi ve depolanması sağlanmalıdır.
Midyelerin taşıdığı potansiyel tehlikelerden biri yetiştirildiği yer ile alakalıdır. Özellikle bölgede kanalizasyon, endüstriyel atık, çevre kirliliği olmamalı toplandığı yerin temiz olması gerekmektedir. Ancak her gıda için ikincil bulaşma önem arz etmektedir. Toplandığı bölge temiz olsa bile kontaminasyon yolu ile risk hala devam etmektedir. Bu yüzden midyenin kirli yüzeylere temas etmemesi, kirli ellerle/aletlerle ayıklanmaması, ayıklandıktan sonra kirli su içine alınması veya temas ettiği kapların kirli olmaması gerekmektedir.
Aynı zamanda midye besinsel değeri yüksek bir gıdadır. Protein bakımından yüksek, yağ bakımından düşüktür. Diğer deniz ürünlerinde olduğu gibi Omega-3 yağ asitlerini de içermektedir. Lezzet ve besin değerleri bakımından yüksek olmasına rağmen bizler güvenilir ve temiz olmayan yerlerde tüketmemeliyiz.Riskleri en aza indirmeli ve üretimden tüketime kadar denetimi elden bırakmamalıyız.
REFERANSLAR
- Su Ürünleri Yetiştiriciliği, Prof. Dr. Atilla ALPBAZ
- Güngörür, M. N., & Mol, S. (2019). Bir gıda olarak midye. Aydın Gastronomy, 3(2), 119-127.
Yorumlar
Yorum Yaz