Yoğurt… Türk mutfağının en karakteristik ve köklü yiyeceklerinden, sofraların baş tacı, her öğüne yakışan, hem şifa hem lezzet kaynağı. Fenerbahçe’nin sponsorunun “Yunan yoğurdu” satan bir firma olmasıyla kafalara takılan bir soru var: Yoğurt kime ait? Türkler mi buldu, yoksa Yunanlar mı?
Yoğurdun Kökeni: Göçebe Kültürün Mirası
Kaşgarlı Mahmut tarafından 10. yy’da yazılan Divanü Lugati’t-Türk ve Yusuf Has Hacip tarafından yazılan Kutadgu Bilig adlı eserlerde ”yoğurt” kelimesi bugünkü anlamıyla geçmektedir.
Yoğurdun Avrupa’da yayılışıyla ilgili ilk bilgiye ise Fransız tıp tarihinde rastlanılmaktadır. 16. asırda Fransa kralı I. Fransuva ateşli ishal hastalığına yakalanır. I. Fransuva’ya tedavi amacıyla Türkler tarafından yoğurt götürülür ve yemesi tavsiye edilir. Bu suretle dünyada yoğurt üretimi birden bire artmaya başlamıştır. O tarihte yoğurt Fransa’da ilaç olarak tanınmıştır.
Yoğurt, fermente süt ürünü olarak tarih boyunca birçok kültürde yer almıştır. Ancak ilk kez ne zaman ve kimler tarafından yapıldığına dair en net izler, Orta Asya’da göçebe yaşayan Türk topluluklarına dayanmaktadır. M.Ö. 6. yüzyıla kadar uzanan kaynaklar, Türklerin hayvanlarını sağarak elde ettikleri sütü mayalayarak yoğurdu ürettiklerini gösteriyor. Sütü dayanıklı hale getirme ihtiyacı, yoğurt gibi fermente ürünlerin doğmasına yol açmış.
Türkçedeki ”yoğurt” kelimesi de bu mirasa işaret ediyor. ”Yoğurmak” fiilinden türeyen bu kelime, Türklerin yoğurtla olan tarihi bağını isimlendirme düzeyinde bile gözler önüne seriyor.
Yunan mutfağında da yoğurt uzun zamandır önemli bir yere sahiptir. Özellikle ”Greek Yogurt” yani süzme yoğurt, son yıllarda dünyada oldukça popüler hale gelmiştir. Ancak Yunanlılar yoğurdu ilk bulan millet değildir.
Tarihi olarak Yunanlar, yoğurtla Türkler vasıtasıyla tanışıyor. Osmanlı İmparatorluğu döneminde Balkanlar’a yayılan yoğurt kültürü, zamanla yerel mutfaklara da entegre oluyor. Yani Yunan mutfağındaki yoğurt, aslında Osmanlı’dan kalmış bir lezzet.
UNESCO ve Kültürel Sahiplenme
2010 yılında Türkiye, UNESCO’ya ‘Yoğurt Kültürü’nü somut olmayan kültürel miras olarak kaydettirmeye çalışmış ancak süreç tamamlanamamıştı. Yunanistan da benzer bir adım atmak isteyince, bu konu uluslararası platformlarda da tartışma yarattı. ”Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi” UNESCO tarafından 2003 yılında kabul edilmiştir. Sözleşme, toplulukların, grupların ve bazı durumlarda bireylerin kültürel miraslarının bir parçası olarak gördükleri kültürel uygulamaları, ifadeleri, bilgi ve becerileri tanıtmayı, korumayı ve aktarmayı amaçlamaktadır. Türkiye’nin 2023 yılı itibarıyla listede listede 30 unsuru bulunmaktadır. Uzmanlar, yoğurdun bir ‘buluş’ değil, yavaş yavaş evrimleşen bir gıda olduğunu; belirli bir millete %100 mal edilemeyeceğini söylüyor. Fakat yine de tarihsel veriler, yoğurdun Türk kökenli olduğunu güçlü bir şekilde destekliyor.
Peki Neden Bu Tartışma Sürüyor?
Aslında bu sorunun cevabı sadece tarih değil, ekonomiyle de ilgili. Dünya yoğurt pazarının milyarlarca dolarlık bir hacmi var. Ülkeler, geleneksel ürünlerini sahiplenerek hem kültürel tanıtım yapıyor hem de ekonomik avantaj sağlıyor.
Bu nedenle ”yoğurt kime ait?” sorusu, bir mutfak rekabetinden çok daha fazlasını ifade ediyor.
Son olarak;
Yoğurt, Türk mutfağının dünya mutfağına armağan ettiği en özel lezzetlerden biridir. Onu kim nasıl adlandırırsa adlandırsın, kökeni Orta Asya Türk kültürüne dayanmaktadır.
Meraklısına;
Fermente Yulaf Fonksiyonel Bir Gıda Olabilir mi?
Adını İlk Kez Duyacağınız Fermente Gıdalar
Kaynaklar
Et ve Süt Kurumu (2025). Yoğurt hakkında bilmek istedikleriniz, Erişim Tarihi: 14.08.2025.
UNESCO (2025). UNESCO somut olmayan kültürel miras listeleri, Erişim Tarihi: 14.08.2025.
1 Yorum
Çok güzel yazı olmuş elinize sağlık