Topraksız tarım, toprağa ihtiyaç duyulmaksızın bitki yetiştirme yöntemidir. Bitkilerin besin ihtiyacını toprak yerine su veya hava aracılığıyla karşılamasını sağlayan bir sistemdir. Bu sistemin kullanılması 1930’lu yıllara dayanıyor. İngiliz Profesör Dr. William Gericke tarafından topraksız tarımın temeli atılmış olsa da Hollanda’da geliştirilmiştir ve günümüzde en yoğun şekilde Hollanda’da yapılmaktadır.
Topraksız Tarım Yöntemleri
Günümüzde yaygın olarak kullanılan üç topraksız üretim sistemi vardır. Bunlar hidroponik, aeroponik ve akuaponik olarak bilinirler. Hidroponik sistemler topraksız tarımda ilk keşfedilen yöntemdir. Bu sistemlere uygun bitkiler arasında salatalık, domates, marul, nane, ıspanak, çilek ve dereotu yer alıyor.
Topraksız tarım sayesinde bitkiler için uygun ortam, yeterli ve dengeli bitki beslenme planı uygulanıyor. Hazırlanan besin çözeltisinin içeriği bitkinin ihtiyacına göre değiştirilebiliyor. Bu besin çözeltisi de direkt olarak bitkilerin köküne verildiği için ayrıca gübre kullanılmasına gerek kalmıyor ve bunlara bağlı olarak da su kullanımı azalıyor.
Peki bu bitkiler nasıl topraksız yaşayabiliyor?
Bitkiler ihtiyacı olan besinlerin bir kısmını topraktan alır. Fakat topraksız tarım sayesinde bitkiler besin ihtiyaçlarını toprak yerine topraktan alması gereken besin maddelerinden özel olarak hazırlanmış besin solüsyonundan karşılar. Bitkinin kök sisteminin desteklenmesi için genellikle kaya yünü, hindistan cevizi kullanılıyor. Ancak bunlar besin olarak değil de yetiştirme ortamı olarak kullanılıyor. Bu materyaller steril olarak kullanıldığı için ayrıca tarım ilacına ihtiyaç duyulmuyor.
(Bir çok yöntemi vardır. Bazı yöntemlerin bazılarında su kullanılırken bir kısmında ise yardımcı materyaller kullanılmaktadır.)
Ülkemizdeki topraksız tarım faaliyetleri
Türkiye’de ilk defa 1980’li yıllarda araştırma çalışmaları için uygulanmış ve ticari olarak ilk 1990’lı yıllarda Antalya’da başlamıştır. Bu yüzden dünyada olduğu gibi Türkiye’de de topraksız tarımda en çok %92 oranında sebze, geri kalanında ise süs bitkisi yetiştiriliyor. Domates ve biber en çok yetiştirilen sebzeler arasında yer almaktadır. Marul ve çilek yetiştiriciliği de artmaktadır.
Dezavantajları
Topraksız tarımın her ne kadar avantajlarından bahsetmiş olsak da bazı dezavantajları vardır. Bunlar topraksız tarım tesisi kurmak için yoğun sermaye, bilgisayar teknolojileri, sulama ve seraya ihtiyaç duyulması dezavantajların başında yer alıyor. Ayrıca bu tarım modelinde patates ve havuç gibi köklü bitkiler için uygun değildir.
Yeterli gıda için “topraksız tarım”
Gelecekte karşılaşabileceğimiz gıda sorununun önüne geçmek için topraksız tarımın bir alternatif olacağı düşünülmektedir. Artan nüfus ile gıda sistemlerinin sürdürülebilirliği tehdit oluşturuyor. Bu yüzden bilim insanları topraksız tarımın gıda sorununun üstesinden gelebileceğini ve verimi arttırabileceğini belirtiyor. Ayrıca bilinçli üretim yapmak gelecekteki yetersiz gıda sorununun da azaltılabileceği hedefleniyor.
Meraklısına:
Alglerin Gıda Zenginleştirmede Büyük Rolü