Bugün yazım için araştırma yaparken 2005’te “Gıda mühendisi kimdir?” başlığı altında paylaşılmış şöyle bir yoruma denk geldim:
“Ne işe yaradığı en iyi ihtimalle 20 sene sonra anlaşılabilecek meslektir.”
Gıda mühendisi ise bilimsel bilgiler aracılığıyla bir gıdanın tarladan sofralarımıza gelene kadarki sürecini yöneten ve gıda güvenliğini sağlayan kişidir. Bu yazımda bir gıda mühendisliği öğrencisi olarak sizlerle biraz sohbet etmek istiyorum.
Her meslek gibi bizim de mesleğimiz çok değerli. Çünkü gıda benim gözümde hiç bitmeyecek bir alan. Ancak gıda güvenliğinin sağlanması da bir hayli zor. Merdiven altı üretimler, yetersiz denetimler, nitelikli personel yetişmemesi ve meslek etiğini hiçe sayan kişiler… Tüm bu nedenlerden dolayı bizlere karşı bir ön yargı ve güvensizlik var. Gıda ile ilgisi hiç olmayan, bilgisi ise sadece okuduğu birkaç makale ile sınırlı olan başka meslek gruplarından kişilere sonsuz güven varken bizler bir noktada yok sayılmaktayız. Bunları yazarken amacım kimsenin bilgisini küçümsemek değil mesleğimi korumak. Başta da bahsettiğim gibi her meslek çok değerli.
Her gün evlerimizde veya marketlerde karşılaştığımız yiyeceklere ilgili yeni bilgiler öğrenmek ve bu bilgileri çevremle paylaşmak sanırım en bölümün en keyifli kısmı. Yaratıcılığınızın ve ekip çalışması becerilerinizin gelişmesi, okulda geliştirilen yeni ürünlerin tadına bakabilmek ve laboratuvarda çalışmak ise bölümün diğer güzel yanlarından.
Bu bölümü okumanın bir takım olumsuz etkileri de var maalesef. Siz sürekli etiket okurken arkadaşlarınız baygınlık geçirebilir. Gıdaya uygulanan her işlemi ölümcül ve kanserojen sanan insanlardan bıkkınlık gelebilir, uzun süre verdiğiniz emeğin karşılığını alamayabilirsiniz. Ayrıca gıda mühendisliği okumayı düşünenler varsa her türlü zorluğa hazır olsunlar 🙂
Şimdi sizlere genellikle bana yöneltilen soruları aktaracağım.
Yemek mi yapıyorsunuz?
(Evet, bu soruyla sık sık karşılaşıyorum.) Hayır, biz yemek yapmıyoruz. Bizler o yemeklerin yapılabilmesi için gerekli hammaddeleri sizlere güvenli bir şekilde ulaştırmak için çalışıyoruz.
Nerelerde çalışabiliyorsunuz?
Gıda üretimi yapan fabrika/işletmelerde, gıda kontrol laboratuvarlarında, ambalaj firmalarında çalışabilmekteyiz. Akademisyenlik veya denetçilik de bir seçenek.
Özel sektörde hangi alanlarda çalışıyorsunuz?
Fabrikaların üretim, kalite kontrol, Ar-Ge, Ür-Ge, satış, pazarlama gibi departmanlarında veya özel gıda kontrol laboratuvarlarda çalışabilmekteyiz.
Bu bölümü genellikle kadınlar mı tercih ediyor?
Kadınların genellikle çoğunlukta olduğu bu bölümde aslında her iki cinsiyetin de tercih edebileceği alanlar mevcut. Yani “kadın mesleği” gibi bir algı aslında oluşmamalı.
Bölüm dersleriniz nelerdir?
Gıda ve mühendislikle ilgili birçok eğitimi almaktayız. Birkaç örnek verecek olursam; gıda kimyası, gıda mikrobiyolojisi, beslenme, gıda maddelerinin ambalajlanması, et-süt teknolojisi vb. ısı ve kütle transferi, termodinamik, proses kontrol gibi derslerin yanında birinci sınıfta Türk dili, fizik, biyoloji, matematik (Calculus), teknik İngilizce gibi dersler de işlenmekte. Bunlara paralel olarak laboratuvar ve uygulama dersleri de mevcut.
Üniversite okurken ne yapmalıyız?
Benim görüşüm şu ki hemen hemen her üniversitede gıda mühendisliği bölümü var ve her yıl binlerce gıda mühendisi mezun oluyor. Yani artık iyi bir üniversiteden mezun olmak da yetmiyor. Dolayısıyla kendinizi geliştirip rakiplerinizin önüne geçmelisiniz. İlgi duyduğunuz alanla ilgili eğitimler almalı ve mesleğinize sahip çıkmalısınız. Tabii bunları yaparken sosyalleşmeyi, dilinizi geliştirmeyi de ihmal etmemelisiniz.
Her şeye rağmen ben mesleğimin toplum için çok önemli olduğunu düşünüyorum. Gıda ile ilgili bilgi kirliliğinin önüne geçilmesi için de çalışmaya devam edeceğim. Bu bölümü okumak isteyenler, okurken desteğe ihtiyacı olanlar bizlere buradan ulaşabilirsiniz.
Ve son olarak, üzgünüm sevgili yazar ama hala anlaşılamadık.
MERAKLISINA: